Dışişleri Bakanlığı, Suriye'deki son gelişmeler hakkında kapsamlı bir açıklama yaparak, hem ulusal hem de uluslararası kamuoyunu bilgilendirdi. Suriye'deki iç savaşın dördüncü yılına girmesiyle birlikte artan çatışmalar ve insani kriz hakkında endişelerini dile getiren bakanlık, sorunun çözümüne dair Türkiye'nin attığı adımları sürekleyici bir şekilde vurguladı. Açıklamada, Suriye'deki çatışmaların bölgedeki istikrarı tehdit eden bir unsur olduğu ve insani yardımların hızla artırılması gerektiği belirtildi.
Suriye'de 2011 yılında başlayan iç savaş, yıllar içinde milyonlarca insanın evini terk etmesine ve yüz binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. Çatışmaların temelinde etnik ve mezhepsel gerilimler yatarken, uluslararası güçlerin de müdahil olması durumu daha da karmaşık hale getirdi. Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında, çatışmaların sona erdirilmesi ve kalıcı bir barışın sağlanması için diplomatik müzakerelere olan ihtiyaç vurgulandı. Türkiye’nin, Suriye’de barışın sağlanması için yürüttüğü diplomatik çabaların yanı sıra, insani krizin çözümüne yönelik adımlara da dikkat çekildi.
Bakanlık, Türkiye'nin Suriye'deki krizin çözümüne yönelik attığı adımları sıraladı. Özellikle, Türkiye’nin sınırındaki güvenli bölgelere yönelik oluşturduğu insani yardım koridorları ve bölgedeki yerinden edilmiş kişilere yönelik yapılan yardımların önemine değinildi. Açıklamada, Türk Kızılayı ve diğer kuruluşların bu süreçte sağladığı desteklerin altı çizildi. Dışişleri Bakanlığı, Suriye'nin yeniden inşası sürecinde Türkiye'nin rolünün kritik olduğunu ifade etti ve tüm uluslararası toplumu bu konuda daha aktif olmaya davet etti.
Son olarak, Dışişleri Bakanlığı’nın açıklaması, Suriye'deki insanlık dramının sona ermesi için tüm ülkelerin daha fazla iş birliği yapması gerektiğini belirtiyor. Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin bu süreçte üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini belirtirken, dünya toplumunun da bu meseleye kayıtsız kalmaması gerektiğini vurguladı. Bu kapsamda, tüm dünya ülkelerinin sorumluluk alması, insani yardımların artırılması ve kalıcı barışın sağlanması için ortak bir çaba içerisinde olması gerektiği ifade edildi.