Türkiye, FETÖ'nün devletin stratejik kurumlarına sızma girişimlerini bertaraf etmek amacıyla yeni ve kapsamlı bir operasyon süreci başlattı. Emniyet Genel Müdürlüğü ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bünyesinde gerçekleştirilen bu operasyonlar, bir yandan ülkenin güvenliğini sağlamak için acil bir ihtiyaçken, bir yandan da FETÖ'nün kökünü kazıma kararlılığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Uzun süredir devam eden bu mücadele, son dönemde daha da hız kazanarak kamuoyunun dikkatini çekmeyi başardı.
FETÖ, özellikle 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra, Türk devlet yapısında derin yaralar açmış ve birçok insanın hayatını olumsuz şekilde etkilemiştir. Darbe girişimi sonrası başlatılan operasyonlar, zamanla farklı boyutlara ulaşarak çeşitli kurumların içindeki FETÖ yapılanmasını hedef almıştır. Emniyet ve TSK, FETÖ’ye karşı yürütülen mücadelenin ön saflarında yer almakta ve yapılan operasyonlar ile terör örgütünün etkisinin azaltılması hedeflenmektedir.
Yeni operasyonların temel sebeplerinden biri; FETÖ'nün, devletin kritik güvenlik birimlerinde hala etkili olabileceği yönünde gelen istihbarat bilgileri. Alınan bilgilerin doğrultusunda harekete geçen Türk güvenlik güçleri, FETÖ üyesi olduğundan şüphelenilen birçok kişi üzerinde detaylı incelemeler yaparak, gerekli adımları atmakta kararlı.
Son yapılan operasyonlar, sadece yerel düzeyde değil, uluslararası alanda da Türkiye'nin güvenlik stratejisine yön vermektedir. Özellikle NATO ve diğer uluslararası kuruluşlarla iş birliği içerisinde yürütülen bu süreç, Türkiye'nin güvenlik tehditlerine karşı daha güçlü bir duruş sergilemesine katkı sağlıyor. TSK'nın modernizasyon süreçlerinin hız kazanması ve FETÖ'nün askeri yapıda oluşturduğu tehditlerin bertaraf edilmesi, uluslararası alanda Türkiye'nin elini güçlendirmekte. Bu kapsamda, hem ülke içindeki güvenlik önlemleri artırılmakta hem de uluslararası iş birlikleri ile dış tehditler karşısında daha etkin bir yanıt verme hedeflenmektedir.
Sonuç olarak, yapılan bu operasyonlar FETÖ'ye karşı mücadelenin yeniden bir ivme kazanmasını sağlamakta ve toplumda güvenlik algısını güçlendirmektedir. Emniyet ve TSK, bu tür operasyonlarla sadece FETÖ değil, aynı zamanda ülkenin güvenliğini tehdit eden tüm unsurlar konusunda da sıfır tolerans politikası izlemekte ve bu mücadelede kararlılıkla ilerlemektedir. Türkiye'nin bu tutumu, hem iç hem de dış kamuoyunda büyük bir destek bulmakta ve halkın güven duygusunu pekiştirmektedir.
